Mary Boleyn, on dört yaşında, masum bir kız olarak kraliyet sarayına geldiğinde VIII. Henry’nin gözlerini kamaştırır. Gördüğü ilgiyle tüm varlığı alt üst olan Mary, hem altın prensine aşık olur, hem de gayrı resmi kraliçe olarak her geçen gün artan rolüne. Ancak öyle bir an gelir ki, kralın kendisine olan ilgisi gittikçe sönmeye başladığında, ihtiraslı planlar yapmakta olan ailesinin piyonuna dönüştüğünü fark eder ve en yakın arkadaşından uzaklaşmaya ve rekabat etmeye zorlanır, kızkardeşi Anne Boleyn’den. İşler iyice çığrından çıktığında ailesine ve kralına baş kaldırması gerektiğinin farkına varır ve kaderinin iplerini kendi eline alır. Son derece zengin biçimde işlenmiş, etkileyici bir aşk, seks, ihtiras ve intikam masalı. Boleyn Kızı, Avrupa’nın en heyecanlı ve gösterişli saraylarından birinin tam kalbinde yaşamış, sıra dışı eğilimleri ve ihtirasları olan, içindeki sesi dinleyerek varlığını sürdürebilmiş bir kadını tanıştırıyor dünya okuruna. Boğuk davul seslerini duyabiliyordum. Önümde dikilen kadın görüş alanımı tamamen kapatarak idam sehpasını görmemi engelliyordu. Tek seçebildiğim, kadının korsesinin bağcıklarıydı. Saraya geleli bir seneden fazla olmuştu ve yüzlerce şenliğe katılmıştım ama bu tür bir şenliğe ilk katılışımdı. Bir adım yana kayıp boynumu uzattığımda, mahkumun ona eşlik eden papazla birlikte yavaş adımlarla Kule’den yeşilliklere, kendisini bekleyen tahta platforma, ortada başını yerleştireceği kütüğe, kafasında yüzünü örten siyah başlığı ve önlüğüyle görevini ifa etmeye hazır cellada doğru ilerlediğini gördüm. Her şey gerçek bir olaydan ziyade, bir tiyatro sahnesi gibiydi.
İncələmə tapılmadı!
Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!