Hepsi birbirinden güzel, hepsi birbiriyle yarışan bir öyküler demeti Çanak Çömlek Patladı. Okurlara, ‘işte değişik bir mizah örneği’ dedirtecek bu yapıt, ‘Muzaffer İzgü mizahı’ içerisinde yeni bir sentez damarının habercisi olarak da dikkati çekiyor. Daha önceleri onunla karşılaşıyor muydum, yoksa karşılaşmıyor muydum”bilmiyorum. Şöyle tıknazca bir adam, kaşları kalkık, burnu al, sanki her günnezle gibi. Yürüyüşü de bir tuhaf, devrilir gibi yürüyor, adımlarını böyle yan yan atıyor. Hangi evden çıkar, hangi sokaklardan geçer, hangi köşeleri döner,bu sokağa gelir, hiç bilmem. Her gün bu saatte hangi işe yetişmek için tıslayarak yanımdan geçer, bilmem. Bildiğim bir şey varsa o Gül çiçek Sokağı’na girdiğimde, az sonra bu adamla karşılaşacağım’dır… Bazen adımlarımı cayarım,’Yirmi adım sonra o adam köşeden çıkacak” derim, kendimle bahse tutuşurum, bazen kazanırım, bazen yitiririm. Ama tıknaz adam mutlaka o köşeden çıkar, yanımdan geçip gider. Üç beş gün, on beş gün… Adam yanımdan geçerken görmediğim o iki gün,uzaktan dönüp dönüp arkama baktım. Karşılaşmamıştık. Ama adam kara paltosuyla kaldırımı kaplamış gidiyordu. Evde, ayakkabıma iki fırça fazla atsaydım, ne bileyim gözlüğümü silmek için yarım dakika oyalansaydım, tıknaz adamla yine yan yana sürünerek geçecektik.
İncələmə tapılmadı!
Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!