“Eve dönünce, internetin başına oturup gazeteleri taramaya başladım. Bulduklarım fazla bir şey ifade etmiyordu. Gül’ün gerçek adı Yusuf Seçkin’di. Karadenizliydi. Demek ki, Şükrü pembe-beyaz derken sarışınlığını kastediyordu. Çocuk yaşta travesti olması dikkat çekiciydi. Ahlak, milli değerler falan elden gidiyordu. Kötü örneklere özenen çocuklar işte böyle oluyordu. Bunu yazan gazetenin sitesini en kısa zamanda çökertmeye karar verdim. Bu ölüm haberinden bu çıkarsamayı yapan gazeteciyi de, editörü de yatırıp dövmek gerekirdi.” Zekâsı ve azmiyle, vahşice işlenen seri cinayetlerin üstesinden gelen kahramanımız, eğitimli, kültürlü, sanattan anlayan, yaşamdan zevk almayı bilen, tutkulu bakımlı, gerektiğinde ‘aslan gibi delikanlı’ bir travesti… Mehmet Murat Somer’in akıcı ve mizahi anlatımıyla okur, ışıltılı Beyoğlu gecelerinin karanlık arka sokaklarında eğlenceli bir keşfe çıkıyor. Nüfusa kayıtlı oldukları adları çeşitli peygamberlerin isimleri olan transseksüeller bir biri ardına vahşice öldürülmektedir. Bütün camiayı korku salmıştır. Zarif ve delikanlı kahramanımız kendini de tehlikeye atarak bu cinayetleri çözmeye çalışır ve ölümden kıl payı kurtulur. ABD’den Tayvan’a onlarca ülkede yayınlanan ve dünya çapında yüzbinlerce hayranı oluşan Hop Çiki Yaya serisi polisiyeye getirdiği seksi ve yeni yaklaşımıyla okura benzersiz bir macera vaat ediyor… Dizi, gökkuşağı renklerindeki sırtlarıyla bir kez daha toplu halde Nar Kitap’ta. İstanbul’un Miss Marple’ı; tek farkla tvit etekler yerine üstüne yapışan deriler giyiyor. -Daily Telegraph- “Şaşırtıcı, eğlenceli; bu cinayet romanlarını sakın kaçırmayın.” -Sunday Times- “Bu kitaplar kapuçino gibi; üstteki köpük alttaki acı ve yoğun tadın üstünü örtüyor.” -Val McDermid- İşte Avrupa böyle olmalı: seksi, akıllı ve ortalama Başbakan eşinden daha iyi giysiler içinde. Türkiye sadece buradan ilerleyebilir. -Stella Duffy-
İncələmə tapılmadı!
Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!