SEVME BENİ YANARSIN MELİSSA SENATE

0
(0)
20 989
Ödənişsiz
-

Çalıştığı dergideki “En İyiler” köşesinin editörü Abby Foote, “en kötü sevgiliyi seçme üstadı” olma yolunda ilerliyor. İstikrarlı ve olaylı bir şekilde terk edilen Abby’nin talihsizliklerle dolu aşk hayatı çığırından çıkmak üzere. Aby’nin felaket listesindeki yeni isim, ailesiyle tanışmaya gittikleri gece onu terk etti. Eski flörtleri olan iki yakışıklıdan biri kazaya kurban edilmek istendi, bir diğerinin üzerine ise kızgın bir buldog salındı. Bu adamların tek bir ortak özellikleri var, Abby ile ciddi bir ilişkiye hazır olmadıkları için onu terk etmeleri… Abby’nin lise aşkı aydınlanması gereken cinayet dosyasının iyi polisi olarak geri dönüyor. İyi polisten beyaz atlı prense giden yolda onun için üç seçenek var: prens, kurbağa ya da bir ölü olmak. Abby mutluluğu arayan bir romantik mi yoksa onu kaybetmeye tahammülü olmayan bir seri katil mi? Abby’yi seven yanıyorsa bu aşktan mı yoksa aşksızlıktan mı? Melisa Senate Kırık Kalpler Tamircisi ve Aşk Tanrıçasının Yemek Okulu’ndan sonra bambaşka bir aşk sorgusuyla güldürürken heyecanlandırıyor. Bitirmek için can atacağınız bir roman… “Senate’nin son zamanlarda yarattığı güçlü ve sevecen karakterler insanı kendine çekiyor.” -Booklist on The Breakup Club- “Senate’nin metinleri canlı ve yaşıyor.” -Boston Globe- “O şimdi okurlarına yepyeni, sıcacık ve cana yakın bir hediye sunuyor.” -Booklist- Kısa Özeti Şu anda yirmi beş yaşında ve de nişanlı olduğu için kendini uzman ilan eden üvey kardeşim Opal’a bakılırsa, erkek arkadaşın, nişanlın ya da eşin hakkında bilmen gereken her şeyi ilk buluşmada öğrenirsin. Annesi hakkında mı konuştu? Bil bakalım birkaç yıla kalmadan, hayatının patronu kim olacak? Nefes almadan işi hakkında dırdır mı yaptı? Alarm kursa bile doğum gününü unutacak. Gözlerini bardaki sarışın hatundan alamadı mı? Belki de içten içe diğer kadınları arzuluyordur, Jimmy Carter gibi. Garsona kaba davrandı ve sen de ikinci buluşmaya evet mi dedin? “Abby, senin erkeklerle sorunun ne biliyor musun, şu ilk buluşma efsanesini yeterince dikkate almaman. Her şey bir kenara, adam defans oyuncusu. Bağlanma mevzuları ilk buluşmanın daha ilk on beş dakikasında ortaya çıkmış olmalı!” 5 Melissa Senate Opal bunları geçen hafta kahvaltı sırasında söyledi. (Foote kardeşler olarak -ki bu gruba diğer üvey kardeşim Olivia da dahil her ayın ilk salı günü bir araya gelme anlaşması yaptık ki geçen aya kadar bunu sektirmeden başardık ama ocak ayıydı ve herkes daha aile odaklı yaşamaya karar vermişti. Bahsi geçen defans Charlie’ydi. İki yıl önce Olivia’nın düğününde ayrılmıştık. Neden mi? Bütün bekâr kadınlar (ben de dahil) gelin çiçeğini yakalamak üzere sıraya girdiğinde, Nötre Dame’ın eski defans oyuncusu olan Charlie masadan hızla kalkmış (ki dört duble viski kolayı henüz bitirmişti) ve kırmızı gül demetini yakalamak için beni, iki nedimeyi ve yeni boşanmış teyzem Annette’i devirmek suretiyle havaya zıplamıştı. “Vay be Abby, gerçekten de sonraki gelinin sen olmasını istemiyormuş,” demişti Opal, Annette teyzenin bileğinin sarılmasını beklediğimiz acil serviste. Opal’da dört yaşında bir çocuğun patavatsızlığı vardı, biraz da bu yüzden onu dikkate alırdım. İşte o gece de bütün olanlardan sonra (ki epey laf edildi), defans oyuncumuz benim gerçekten de bir sonraki gelini olmamı istemedi. Ama ben istiyordum; o lanet geceye kadar. (Charlie hastanede teyzemin taburcu olmasını bile beklemedi!) Bu bariz bağlanma meselesi ilk buluşmada ortaya çıkmış mıydı? Çıktıysa da ben göremeyecek kadar kapılmıştım. “Bırak şu futbolcuyu şimdi,” demişti Olivia. “Herif pasif agresifin vücut bulmuş haliydi ama bir Ted Puck değildi

İncələmə tapılmadı!

Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!