ÇOCUKLUĞUM MAKSİM GORKİ

0
(0)
29 1193
Ücretsiz
-

Gorki`nin Çocukluğum, Ekmeğimi Kazanırken ve Benim Üniversitelerim`den oluşan üçlemesi, Rus dilinde yazılmış en güzel otobiyografilerden biridir. Çocukluğum`da babasını küçük yaşta yitirdikten sonra taşındığı dedesinin evinde geçirdiği yılları anlatır. Miras kavgaları, doğumlar, ölümler, küçük Aleksey`in tanık olduğu ve bizzat maruz kaldığı akıl almaz şiddet, bu evde gündelik hayatın akışı içinde sıradan olaylardır. “Herkesin herkese düşman” olduğu bu aile, 19. yüzyıl Rusya`sında hüküm süren acımasız ve hoyrat hayatın bir “küçük evreni”dir aslında. Neyse ki idealizmi ve tertemiz kalbiyle adeta bir halk filozofu olan ninesi hep Aleksey`in yanındadır. Bir de her biri hayatında iz bırakan çok sayıda capcanlı karakter vardır… Onlar sayesinde hayat zor olduğu kadar gizemli ve renklidir de. Hem Gorki`nin “kendi ülkelerinde bir yabancı gibi yaşayan, gerçekteyse o toplumun en iyileri olan” insanlardan ilkiyle tanışması da yine çocukluğuna rastlar… Maksim Gorki‘nin hayatını yazdığı üç kitaptan birisidir Çocukluğum. Babası ölünce annesi tarafından büyük babasının evine bırakılan küçük Aleksey, oldukça zor şartlarda hayat okuluna adım atar. Küçük ve dar bir çevrenin yoksul insanları aralarındaki kaba ilişkiler, çetin koşullar, derin bir gözlemcilikle aktarılır Aleksey’in gözünden. Kitap daha 5 yaşındayken babasının ölümüyle başlar ve anneannesinin yanına yerleşmeleriyle devam eder. Aleksey küçük yaşta babasını kaybeder. Babasını kaybettiği gün kardeşi de ölü doğar. Aleksey büyükannesiyle beraber dedesinin evinde dayıları ve kuzenleriyle yaşamaya başlar. Dedesi kumaş boyama işleri yapan bir zengindir, fakat çocukları bütün varlığını yemiş bitirmiştir. En sonunda atölyeleri yanar ve iflas ederler. Bu arada annesi evlenmiş ve bir oğlu olmuştur. Üvey babası oturdukları evi kumarda kaybettiği için annesi yanlarına yerleşmek zorunda kalır. Aleksey diğer akraba çocukları gibi yaramazlık yaptığında dedesi onu cezalandırmaya ve dövmeye başlar, babası ise onu hiç dövmemiştir. Aleksey gün geçtikçe bu dayaklara alışır. Ev içinde aile bireyleri arasında sürekli çatışmalar vardır. Yıllar geçer, Aleksey dedesi ve büyükannesi ile ayrı bir eve taşınırlar. Okumak isyediği için dedesi Aleksey’e okumayı öğretir ve bir dönem okula da gider. Bu arada annesinin durumu iyice kötülemiştir, kısa süre sonra ölür. Aleksey artık öksüzdür ve henüz 8 yaşındadır. Dedesi artık kendisine bakamayacağını söyler, bunun üzerine Aleksey de ekmek parasını kazanmak için çalışmaya başlar.

İnceleme bulunamadı!

Bu ürün için yorum bulunamadı. İlk yorumu siz yapın!