Bir gün dervişin biri, bir köyün mezarlığı yanından geçerken bir şey dikkatini çekmiş. Mezarlıktaki bütün mezarların üzerindeki taşlarda; Beş yıl yaşadı, Üç yıl yaşadı, Sekiz yıl yaşadı gibi yazılar görmüş. Köye varmış. Köylüler dervişi köy odasında misafir etmiş. Yemek yenilip sohbet başlayınca derviş köyün ileri gelenlerine sormuş: “Merak ettim. Köye gelirken mezarlıktan geçtim. Mezarlıkta bir şey dikkatimi çekti. Bütün mezar taşlarında Beş yıl yaşadı, Üç yıl yaşadı, Sekiz yıl yaşadı gibi ifadeler yazıyor. Oysa bu mezarların çoğu yıllar boyu yaşamış, ihtiyarlamış ve vefat etmiş insanlara ait. Niçin böyle yazılmış, bunun nedenini çok merak ettim,” demiş. Köyün ileri gelenleri cevap vermişler: “Biz ömrümüzü dostlarımızla, sevgiyle ve mutlulukla bir arada geçirdiğimiz zamanla değerlendiririz. Diğer zamanları ömürden saymayız!” Günlerden bir gün zengin bir baba oğlunu bir köye götürdü. Bu yolculuğun tek amacı vardı. İnsanların ne denli yoksul olabileceklerini oğluna göstererek,yaşadıkları zenginliğin değerini daha iyi anlamasıydı. Çok yoksul bir uzak akrabalarının evinde bir gün ve bir gece geçirdiler.Yolculuk dönüşü Baba oğluna ordu:“Orada gördüğün her şeyden sonra insanların ne kadar yoksul olabileceklerini anlamışsındır sanırım. Şimdi bizim zenginliğimizle onların fakirliklerini bir kıyasla bakalım.”Çocuk anlatmaya başladı:“Bizim evde bir köpeğimiz var, onların dört tane vardı. Bizim evde çok büyük bir havuz var. Onların ise içinde binlerce balığın oynaştığı uçsuz bucaksız dereleri var. Bizim bahçemizi aydınlatan lambalarımız, onların bahçelerini aydınlatan yıldızları var. Bizim görüşümüz ön bahçeye kadar,onlar ise tüm gökyüzünü görüyor.” Ve babasının hayret dolu bakışları arasında devam etti: “Teşekkürler baba, ne kadar yoksul olduğumuzu gösterdiğin için!”
İnceleme bulunamadı!
Bu ürün için yorum bulunamadı. İlk yorumu siz yapın!