“Koşun, diye düşündü Ada. Ateşinizi yakın. Direnin! Ada, insanların yanışını izlemekten zevk duyacaktı. Yanmak en beter acıları getiriyordu. Ada hatırlayınca içi bir tuhaf oldu, ardından o hatırasındaki acıyla kükredi, nefretle köpürdü, gözünü kan bürüdü ve asla dinmeyecek bir intikam hırsıyla tutuştu. Ama bu gece başlangıç olacaktı.” Kaybetmek seçenek değildi fakat kazanmak Skye’ın her şeyine mal olabilirdi… Skye’ın ve Rives’ın adayı yok etmek için göstermiş olduğu çabaya rağmen Nil Adası hâlâ varlığını sürdürüyordu. Ve Skye’ın peşini bırakmaya niyeti yok gibiydi. Gün geçtikçe kötüleşen, inkâr edemediği bir karanlıkla mücadele eden Skye giderek dağılmanın eşiğine doğru sürükleniyordu. Adanın gücü giderek artıyor ve Skye da karşı koymak için savaşıyordu. Kısa süre içinde Skye, Nil Adası’ndan gerçekten kurtulabilmek için adanın acımasız döngüsünü kırması gerektiğini keşfetti; ve bunu yalnız başına yapmazdı. Ada tüm gücünü serbest bıraktığında Skye hayal bir edemeyeceği kadar acımasız, imkânsız bir seçim yapmak zorunda kalacaktı. Ada saati ilerledikçe sadece acı dolu tek bir gerçek ortaya çıkmıştı: Yalnızca bir taraf kazanabilirdi. Kimler Nil Adası’na geri dönecek ve kimler hayatta kalmayı başaracaktı? “Gerilim dolu, güçlü bir çıkış romanı. Ada’nın sinematografik anlatımı ve tehlikelerle dolu doğası, Lost dizisi hayranlarına yepyeni bir bölüm gibi gelecek.” -Publishers Weekly- “Nil Adası’na geri dönmek için sabırsızlanan okurlar için sürükleyici, gerilim dolu bir hikâye.” -Kirkus Review-
İncələmə tapılmadı!
Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!