Işıklar Sönünce, John Seagrave’in mutsuz yaşamının, kötü biten aşkının, düşlerinin ve ölümünün hikâyesidir. Düşlerinde ve ölümünde ilk ikisinde elde edemediklerini bulduysa, yaşamı başarılı sayılır. Bunu kim bilebilir? John Seagrave geçen yüzyılda parasal gücünü yavaş yavaş yitiren bir aileden geliyordu. Kraliçe I. Elizabeth’in hüküm sürdüğü on altıncı yüzyıldan beri toprak sahipleriydiler, ancak son mülkleri de ellerinden gitmişti. Oğullardan hiç değilse birinin servet yapma sanatını bilmesi iyi olurdu. Seçilen kişinin John oluşu kaderin garip bir cilvesiydi. Alışılmadık şekilde hassas çizgilere sahip ağzı, ormanların derinliklerinde yaşayan vahşi orman perileriyle tanrılarını andıran ve hep kısık duran koyu mavi gözleriyle John’ın Finanssunağında kurban olması büyük bir çelişkiydi. John Seagrave çok sevdiği toprağın o taze kokusuna, deniz suyunun dudaklarındaki tuzlu tadına ve gökyüzünün özgür maviliğine veda etmek zorunda kalmıştı.Büyük bir şirkette acemi bir katip olarak işe başladığında on sekiz yaşındaydı. Agatha Christie’nin ölümünden yirmi bir yıl sonra bulunan bu yedi yeni öyküsü daha önce hiçbir yerde yayınlanmamıştır.
İncələmə tapılmadı!
Bu məhsul üçün şərh tapılmadı. İlk şərhi yazın!