Onlar Benim Kahramanım, Gültekin Yazgan, Ankara’da avukatlık yapıyordu. Bu genç avukatın ofisinde çalışan Vahit Efendi, istiklal Savaşı’nda Karabekir Paşa’nın ordusunda bulunmuş, Ermeni çatışmasını Erzurum’da bizzat yaşamış, daha sonra İzmir’e giren ilk Türk askerleri arasında yer almış biriydi. Vahit Efendi zaman zaman Erzurum ve İzmir’deki askerlik anılarını Gültekin’e anlatırdı. Anadolu insanının zaman içinde oluşan o gösterişsiz ama güçlü bilgeliğinin pırıltıları bu sohbetlerde yer aldıkça bu genç avukat gülümser ve onu tüm dikkatiyle dinlemeye özen gösterirdi. Aynı yıl İstanbul’da Tülay adında güzel mi güzel, enerji ve yaşam dolu genç bir kız, Atatürk Kız Lisesi üçüncü sınıfına geçmişti. Bu genç kız, halasının daveti üzerine 17 Haziran 1957 günü İstanbul’dan Ankara’ya trenle hareket etti ve Ankara garında karşılandı. İki gün sonra hala, “Hadi, Gültekin’in yazıhanesine bir uğrayalım,” dedi. Tülay’ın halası Gültekin’in de halasıydı, ama ne ilginçtir ki, Tülay ve Gültekin o güne kadar hiç karşılaşmamışlardı. Şikâyet yarışçısı olmayan gizli kahramanların öyküsü… Abartmayan, alçakgönüllü ve hoşgörülü insanlar, kişisel bütünlük içinde yaşama hizmet etmekten mutluluk duyar. Şikâyet yarışçısı olmayan bu insanları duymayız ama toplum dengesini onlar sayesinde korur. Onlar, gizli kahramanlardır. Bu kitap, iki gizli kahramanın yaşam öyküsünü anlatıyor.
İnceleme bulunamadı!
Bu ürün için yorum bulunamadı. İlk yorumu siz yapın!