KAFES ROXANE GAY

Kafese atıldım fakat bu, içine atıldığım kafeslerin başlangıcıydı… “Bir zamanlar, uzak bir diyarda, korkusuz ama korku saçan genç adam lardan oluşan bir çete tarafından kaçırıldım . Tenleri bedenlerinin içindeki imkânsız umutla kasıp kavrulan, duydukları isteği kemiklerine kadar hisseden genç adam­ lar tarafından rehin alındım. Beni onüç gün esir tuttular. Beni yıkmak istediler. Yıkılmadım . Kendime söylediğim buydu.” Zengin bir ailenin kızı olan Mireille Duval Jameson, yaz tatili için eşi ve biricik oğluyla birlikte Haiti’deki Anne babasının yanına gelir.Öğle den sonra, Deniz kenarına inerken silahlı adamlar tarafından zorla kaçırılır. Haiti’de İnsan kaçırma olayları normal karşılanır ve zenginseniz pazarlıklar yapılarak sulha varılır. Fakat babası anlaşmak yerine pazarlıklara girer. Mireille yı kaçıran adamların ise buna yanaşmamaktadır. Babasının fidyeyi vermeyi reddetmesi yüzünden Mireille ya taciz işkence ve tecavüzler başlanır. Mireille artık zengin bir adamın kızı değil Haiti de yaşayan fakir bir kişi hiç kimsedir esir kaldığı sürece kendisini hiç kimse olarak düşünmüştür. Bu yüzden iki şekilli kadına dönüşür; her şeyi hatırlayan ve hiçbir şey hatırlamayan “Roxane Gay’in en büyük başarısı, hikâyesini oturttuğu temele pek çok farklı unsuru titizlikle dahil edebilmesidir.” -The New York Times- “Bu kitapta basit bir kaçırılma olayından çok daha fazlası var. Roxane Gay romanına politik ve sosyolojik gözlemlerini de katarak ortaya oldukça gerçekçi bir hikâye çıkmayı başarmış.” -Chicago Magazine- “Kafes’i okurken duygudan duyguya geçiş yapacak, Mireille’in hayatta kalma savaşına tanıklık ederken kendinizi çoğu kez ‘onun yerinde olsam ne yapardım?’ sorusunu sorarken bulacaksınız.” -Cosmopolitan-